Samsun Atakum'daki geleneksel mimari yapılar gelecek nesillere aktarılacak - Haber 1Haber 1

Samsun Atakum'daki geleneksel mimari yapılar gelecek nesillere aktarılacak

Samsun Atakum'daki geleneksel mimari yapılar gelecek nesillere aktarılacak

09 Mart 2025 - 13:55

ABONE OL

SAMSUN (AA) – VEYSEL ALTUN – Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) tarafından yürütülen projeyle Samsun'un Atakum ilçesinde geleneksel konutların mimari yapısı belgelenerek gelecek nesillere aktarılacak.

"Geleneksel Konut Mimarisinin Tespiti Üzerine Bir Alan Araştırması: Samsun Atakum Büyükoyumca Mahallesi Geleneksel Konutları" başlıklı proje ile Büyükoyumca Mahallesi özelinde ilçe genelindeki geleneksel konut mimarileri belgelenip envanter oluşturularak bu mirasın gelecek nesillere aktarılması hedefleniyor.

Proje, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından da desteklenmeye değer görüldü.

Atakum ilçesi ile en çok eski mimarinin bulunduğu Büyükoyumca Mahallesi'nin tarihi ve kültürel geçmişine ışık tutacak çalışma, OMÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Alper Atıcı'nın danışmanlığında, proje yürütücüsü Sanat Tarihi Bölümü Lisans öğrencisi İlayda Kantar tarafından gerçekleştiriliyor.

Proje danışmanı Dr. Alper Atıcı, AA muhabirine, proje ile belirlenen eski yapıların planlarını ve krokilerini çıkararak fotoğraflarını çektiklerini dile getirdi.

Geleneksel özelliğe sahip evleri detaylı bir şekilde inceleyerek envanter oluşturacaklarını söyleyen Atıcı, "Toplam dokuz ev tespit ettik geleneksel konut mimarisi özelliği gösteren. Bunların arasında iç sofalı ve dış sofralı plan tipleri olanlardan var." dedi.

Büyükoyumca Mahallesi'nin tarihinin 17. yüzyıla dayandığını söyleyen Atıcı, "1970'li yıllarda Samsun kenti batıya doğru büyüdüğünde Atakent, Atakum ve Kurupelit mahalleleri oluştu. Bu mahallelerin genellikle Sinop-Samsun kara yolunun iki tarafında geliştiğini görüyoruz. Büyükoyumca Mahallesi kırsal bir alanda bulunmaktadır. Kırsal alandaki evlerde Orta Karadeniz'de görülen kırsal mimariye özgü plan tipi özelliği gösteren evler var. Geleneksel ev deyince sofalarının olduğu, sofalarının etrafında odaların bulunduğu, yine cumba çıkmalarının bulunduğu evler olarak söyleyebiliriz." ifadelerini kullandı.

– Alan araştırması 9 ay sürdü

Proje yürütücüsü İlayda Kantar ise projenin 12 ay sürdüğünü belirtti. Projede ekip arkadaşlarıyla birlikte 9 ay boyunca alan araştırması yaptıklarını söyleyen Kantar, "Alan araştırmasında konutların plan tipleri çizildi ve fotoğraflar çekildi. Bölge halkıyla sözlü tarih çalışması yapıldı. Buna ev sahipleri de dahil olup konutları yaklaşık olarak 20. yüzyıla tarihlendirdik. Bir tane konutumuzda da kitabe bulunuyor, usta kitabesi ve bu da bizim konutları tarihlendirmemizde gayet yardımcı oldu." dedi.

– O dönem tütün tarımıyla öne çıkan bölgede evlerin zemin katlarında tütün kuyuları var

Yöredeki geleneksel konutların genelde iki katlı olduğunu bildiren Kantar, şunları kaydetti:

"Konutlarımız genel olarak zemin üzeri tek katlı. Zemin katlarda taş malzeme kullanılmış. Birinci katlarda yapı malzemesi olarak ahşap kullanılmış. Zemin katlarda genel olarak kümes, ahır veya tütün kuyuları var. Yörede çünkü yoğun olarak bir tütün tarımı yapılıyor. Birinci katlar ise yaşam alanı olarak tercih edilmiş ve iç sofalı ve dış sofalı plan tiplerine sahip. Yapıların üzeri genel olarak çatılarla örtülmüş ve bu çatılar kırma çatılardır. Birkaç konutta denk geldiğimize göre tavan bulunmuyor. Bunun sebebi de yine bölgede yaygın olarak yapılan tütünün, tütün tarımının kurutulması için tavanın yapılmaması ve tütünün evin içinde kurutulmasını sağlamaktır."

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.