ANKARA (AA) – CHP Genel Başkanı Özgür Özel, beraberindeki parti heyetiyle Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan'ı ziyaret etti.
EMEP Genel Merkezi'nde gerçekleşen ve bir saat süren görüşmenin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Özel, ülke gündemiyle ilgili Aslan ve heyetiyle görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi.
Özel, Gelecek Partisinden istifa ederek AK Parti'ye geçen Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun'un açıklamalarının sorulması üzerine, "Serap Hanım 'doku uyuşmazlığı' demiş. Oturduğu koltuğa doku testi yapsak kimlik tespitini oradan yaparız. Herhalde böyle bir kariyerden sonra siyaseti Türkiye'de bu kadar tartışılır bir noktaya getirmenin, siyaset kurumuna bizzat itibar kaybettirmenin doruk noktasına çıkmak Serap Hanım'a nasip oldu. Bir bütün olarak siyaset kurumuna kaybettiriyor. Düştüğü hali, kendi takdir etsin." yanıtını verdi.
– "TSK'nın ne işine karışırız ne içine karışırız"
Dünkü CHP TBMM Grup Toplantısı'nda, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden (TSK) ayırma cezası verilen teğmenlerle ilgili sözlerine AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in getirdiği eleştiriler sorulan Özel, şu ifadeleri kullandı:
"TSK'nın ne işine karışırız ne içine karışırız. Ben, ne Genelkurmay Başkanı'na bir şey diyorum ne Milli Savunma Bakanı'na bir şey diyorum. Bu süreci kimin yaptığını, bu mobbingi kimin yaptığını, kimin köpürtülmesi için gayret sarf ettiğini biliyorum. Tüm Silahlı Kuvvetler mensuplarına saygımız sonsuz. TSK'nın kurumsal yapısına saygımız sonsuz. Ama bu kararı aldırtanlara, oradaki şerh oyunu yazana, mobbing yapacak kadar gözü dönenlere tabii ki söyleyecek sözümüz var."
Özel, soru üzerine, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan'ın, sarf ettiği sözler sebebiyle soruşturma kapsamında ifadeye götürülmesinin, yatırımcı güvenini ortadan kaldıracağını savundu.
Borsanın güvensiz bir yatırım aracı olması durumunda, yatırımcının dövize yöneleceğini dile getiren Özel, "Döviz o yüzden yükselir. Bu döviz yükselmesin diye 10 milyar dolar rezerv yaktılar. Bir ara 128 milyar doları bitirip böyle sıfırladılar ya. 10 milyar dolar rezerv yaktılar. Bu rezervi yakmak istemiyorlarsa bu saçma sapan işleri yapmayacaklar. İl başkanını tutuklamayacaklar. Belediye meclis üyesinden, belediye başkanından terörist çıkartmayacaklar. TÜSİAD Başkanı'nı, koluna polis sokup ifadeye götürmeyecekler. Götürürsen borsa düşer, döviz çıkar ve rezerv yakarsın." değerlendirmesinde bulundu.
Özel, Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ın kendisine yönelik açıklamalarının sorulmasına karşılık ise "Sizin nefesinize yazık oldu ama ben kendi nefesime yazık etmeyeceğim." dedi.
– "Ramazanda üniversite arkadaşlarına bir iftar versin de görelim"
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun diplomasına yönelik belgeleri istemesinin sorulması üzerine Özgür Özel, diplomanın denkliği olduğunu ve üniversite tarafından kişiye özel bir işlem yapılmadığını ifade etti. Özel, şunları kaydetti:
"Yüzlerce kişi aynı durumdayken, o diplomanın iptalinden medet ummak, bu ülkeyi yönetenlerin acziyetinden başka bir şey değil. Ekrem İmamoğlu'ndan ne kadar çok korktuklarını gösteren bir şey. Bizim yürüttüğümüz ön seçim sürecinin ne kadar kıymetli olduğunu gösteren bir şey. Tayyip Erdoğan'ın rakibinden nasıl korktuğunu, rakibini ekarte etmeye çalıştığını gösteren bir durumdur. Bu bumerang döner, Erdoğan'ı vurur. Erdoğan'ın diplomasının olmadığı, Erdoğan'ın okul arkadaşlarının olmadığı, ona ders veren tek öğretim görevlisini Muğla'ya Büyükşehir Belediye Başkanı adayı yaptığı, bir önceki dönem milletvekili olduğu… Onun dışında, 'Ben buna ders verdim' diyen yok, derste gören yok, dershanede gören yok, amfide gören yok, okul arkadaşları ile bir tane fotoğraf yok. Haydi varsa amfiden, okul arkadaşlarıyla, sınıf arkadaşlarıyla bir fotoğraf çektirsin görelim. Ramazanda üniversite arkadaşlarına bir iftar versin de görelim."
EMEP Genel Başkanı Seyit Arslan da ziyarette gündemde yer alan siyasi ve ekonomik gelişimlerle ilgili görüş alışverişinde bulunduklarını ifade ederek, yargı, ekonomi ve siyaset üzerinden iktidarı eleştirdi.
