Hükümet ekonomik barıştan sonra, şimdi de eğitim barışını sağlıyor.
Üniversiteyi herhangi bir nedenden dolayı bırakmak zorunda kalanlar, artık atılmayacak. Böyle esnek bir sistem, insanlarımızı daha mutlu edecek. Sisteme göre, hiçbir şekilde öğrencinin okuldan ilişkisi kesilmeyecek. AK Partililerin, ders geçme, kredi ve harç sistemini kökten değiştiren önergeleri, TBMM Plan-Bütçe Komisyonu’ndaki yeniden yapılandırmayla ilgili Torba Kanun Tasarısı’na eklendi. Yeni düzenlemeyle, 12 Eylül 1980’den itibaren üniversiteden atılan veya kendi isteğiyle ayrılan 300 bin dolayındaki kişiye sınavsız dönüş yolu açıldı. Getirilen aftan, türban nedeniyle okula devam edemeyenler, disiplin cezası alanlar da yararlanabilecek.
Bu sistemde, yıllar bazında öğrencinin takibi yerine, kredilerinin takip edilmesi getiriliyor. Böylece belli krediyi alan öğrenciler okuldan mezun edilecek. 4 yıllık lisans programını 7 yılda tamamlama şartı da kaldırılıyor. Bunun yerine, ders kredilerini, kredi aralığını, uygulamalı ve teorik ders saatlerini üniversite senatoları belirleyecek. Bir derse üçüncü kez kayıt yaptıran öğrenci, harç miktarını ders başına yüzde 50, dördüncü kez kayıt yaptıran yüzde 100, beş ve üstünde kayıt yaptıran yüzde 300 zamlı ödeyecek. 4 yıllık programı 7 yılda bitiremeyen öğrenci, her ilave ders için ilk kayıtta yüzde 100, ikinci kayıtta yüzde 200, üçüncü kayıtta yüzde 300, dört ve sonraki kayıtlarda yüzde 400 zamlı harç yatıracak. Bulundukları bölümde her dönem için başarı ortalamasına göre yüzde 10’luk dilime giren öğrenciler, bir sonraki dönemin harcını yüzde 50 indirimli ödeyecek.
Ön lisans, lisans, yüksek lisans
Üniversitelerden atılmayı kaldıran sistemde, bir yıl süreli yabancı dil hazırlık sınıfı hariç, kaydolduğu programa ilişkin derslerin verildiği dönemden başlamak üzere, her dönem için kayıt yaptırıp yaptırmadığına bakılmaksızın, ön lisansı 4, lisansı 7, lisans ve yüksek lisans derecesini birlikte veren programları 9, yüksek lisansı 3, doktora programlarını ise 6 yıl içinde başarıyla tamamlayarak mezun olamayanlar, daha fazla harç ödeyerek öğrenimlerine devam edebilecek. Bu durumda ders ve sınavlara katılma ile tez hazırlama hariç, öğrencilere tanınan diğer haklardan yararlandırılmaksızın öğrencilik statüleri devam edecek.
Başta 12 Eylül 1980 olmak üzere, çeşitli dönemlerde yükseköğretim kurumlarıyla ilişiği kesilen insanlarımıza, eğitimlerine devam etme hakkı sağlanmasını doğru buluyorum. İnsanları okuldan uzaklaştırmak, yanlış bir düşünce. Bence, MEB ve YÖK çok doğru bir sistem üzerinde çalıştı. Her iki kurumumuzu da kutluyorum.
(sabah)