Türkiye ekonomisi 2002 yılından 2017 yılı Temmuz ayına kadar toplam 186 milyar 468 milyon dolar tutarında doğrudan yatırım sağladı. Bu girişlerin 135 milyar 468 milyon dolarlık bölümü uluslararası doğrudan sermaye yatırımları oluşturuyor.
Türkiye ekonomisinin yurtdışından sağladığı doğrudan yatırımlardaki fiili girişler itibarıyla ortaya çıkan gelişmeleri, Ekonomi Bakanlığı tarafından yayımlanan Uluslararası Yatırım İstatistikleri üzerinden izlemek mümkün. Bu istatistiklere göre Türkiye ekonomisi 2002 yılından 2017 yılı Temmuz ayına kadar toplam 186 milyar 468 milyon dolar tutarında doğrudan yatırım sağladı. Bu girişlerin 135 milyar 468 milyon dolarlık bölümü uluslararası doğrudan sermaye yatırımları oluşturuyor. Aynı şekilde bu bu girişlerin 10 milyar 699 milyon doları uluslararası sermayeli firmaların yabancı ortaklarından aldıkları kredi ve 40 milyar 107 milyon doları da gayrimenkul alımlarından oluşuyor. Gayrimenkul yatırımları döviz girdisi sağlıyor. Ama teknoloji transferi, ihracat, ithal ikamesi, üretim ve istihdam artışı alanlarında getirdikleri katkılar sınırlı. Yabancı ortaklardan sağlanan kredilerin de işletme sermayesi olarak kullanıldığı görülüyor.
DOĞRUDAN YATIRIMLARIN YÜZDE 74’Ü AB ÜLKELERİNDEN GELDİ
2002 ile Temmuz 2017 döneminde gerçekleşen ülkemize yönelik doğrudan yatırımların yüzde 74,4 düzeyindeki kısmı, Avrupa ülkelerinden sağlandı. Bu miktarın sadece yüzde 6’ya yaklaşan kısmı, AB dışında kalan Avrupa ülkelerinden geldi. Bu tablo, Türkiye ekonomisinin ülkeye çekebildiği yatırımların yaklaşık 2/3’ü Avrupa Birliği ülkelerinden sağlandığını gösteriyor. Bir diğer ilginç husus da dünyanın en büyük ekonomisi konumunda olan ABD’den sağlanan doğrudan yatırımların oranının sadece yüzde 8 düzeyinde olmasıdır. Buna yakın bir düzeydeki (yüzde 7) doğrudan yatırım da Körfez ülkelerinden çekilebildi. Ayrıca, dünya ekonomisinin yakın gelecekte en büyük merkezi olacağı kabul edilen ve içerisinde Çin, Japonya ve Güney Kore gibi önemli ekonomilerin yer aldığı Diğer Asya grubu ülkelerinden sağlanan doğrudan yatırım da sadece 6,5 milyar ABD Doları seviyesinde. Yani toplam içerisinde ancak yüzde 5 düzeyinde pay alabildi.
YABANCILARIN GÖZDESİ BANKALAR VE SİGORTA ŞİRKETLERİ
Diğer taraftan veriler incelendiğinde görülecektir ki uluslararası doğrudan yatırımların en fazla ilgi gösterdiği sektör finans ve sigortacılık alanı oldu. Özellikle bankacılıkta görülen yabancı ağırlığı düşünüldüğünde söz konusu veriler şaşırtıcı değil. Bu alanda görülen doğrudan yatırım 2002 ile Temmuz 2017 arasında toplam 50 milyar 967 milyon ABD Dolarına ulaştı. Ancak, söz konusu doğrudan yatırımların büyük bir kısmının mevcut bankaların satın alınması biçiminde gerçekleştiği görülüyor. Dolayısıyla yabancı bankaların finans sektörlerinin büyüme ve karlılık potansiyellerine bağlı olarak ve pazar payını hedefleyecek biçimde doğrudan yatırımlar gerçekleştirdikleri gözleniyor. Dolayısıyla, söz konusu gelişmelerin rekabet ve inovasyon değişkenleri bağlamında etkileri sınırlı kaldı. Sektörel bazda en fazla doğrudan yatırım sağlanan ikinci alanın telekomünikasyon sektörü oldu. İmalat sanayi ve diğer sektörlerin ihracat yaratma ve istihdam sağlama özelliklerinin daha fazla olduğu düşünüldüğünde yurtdışından sağlanan doğrudan yatırımların ülkemizin yapısal sorunlarını çözebilme doğrultusundaki katkıları sınırlı kaldı.
Finansman sağlama özellikleri hariç tutulursa doğrudan yatırımlardan beklenen bazı ekonomik faydaların elde edilemediği görülüyor. Başka deyişle, uluslararası doğrudan yatırımlar, Türkiye ekonomisinin sağladığı karlılık fırsatlarından faydalanmak amacıyla yapılıyor.
YABANCI SERMAYE, BEKLENEN FAYDAYI SAĞLAYAMADI
Türkiye ekonomisinin uluslararası doğrudan yatırımlar konusunda önemli bir başarı sergiledi. Ancak bununla birlikte sorunlu bazı noktaların da varlığı dikkat çekiyor. Finansman sağlama özellikleri hariç tutulursa doğrudan yatırımlardan beklenen bazı ekonomik faydaların elde edilemediği görülüyor. Başka deyişle, uluslararası doğrudan yatırımlar, Türkiye ekonomisinin sağladığı karlılık fırsatlarından faydalanma amaçlı olarak gerçekleşiyor. Ayrıca ülkemizin doğrudan yatırımlar alanında Avrupa Birliği karşısında yüksek bir bağımlılık içerisinde olduğu görülüyor. Çin, Japonya, Hindistan ve Güney Kore gibi ülkelerin doğrudan yatırım yapan ülkeler oldukları düşünüldüğünde, söz konusu ülkelerin doğrudan yatırımcılarının temkinli davrandıkları vurgulanmalıdır.
YABANCI SERMAYENİN İNOVASYON, İSTİHDAM VE İHRACATA ETKİSİ SINIRLI
Doğrudan yatırımların özellikle finans ve telekomünikasyon alanında yoğunlaştığının görülmesi ve bu nedenle rekabet, inovasyon, istihdam ve ihracat konularında olumlu etkilerinin sınırlı kalması söz konusu. Bunun yerine özellikle imalat sanayilerine yönelik doğrudan yatırımların cazip hale getirilmesi aracılığıyla Türkiye ekonomisinin yapısal sorunlarının çözümünde uluslararası doğrudan yatırımların olumlu katkıları artırılabilir.
Tablo: Uluslararası Doğrudan Yatırım Girişleri (Fiili Girişler) (Milyon ABD Doları)
Kaynak: Ekonomi Bakanlığı.
Doç. Dr. Ertuğrul KIZILKAYA
kizilkaya@turcomoney.com