
İSTANBUL (AA) – Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca düzenlenen "Türkiye-Afrika Medya Forumu"nda uzmanlar, Türkiye ile Afrika arasındaki bilgi akışının sağlanması için işbirliğinin gerekliliğini vurguladı.
Forum kapsamında, moderatörlüğünü İstanbul Ticaret Üniversitesi Komşu ve Çevre Ülkeler Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kavas'ın yaptığı "Türkiye-Afrika Medya İlişkilerinde Doğru Bilgi Akışı ve Dezenformasyonla Mücadele Stratejileri" başlıklı panel düzenlendi.
Panelde konuşan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi Koordinatörü İdris Kardaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Afrika konusunda büyük hassasiyeti bulunduğunu, Afrika gezilerinde karşılaştıkları ilginin kendilerine kıta konusunda daha fazla sorumluluk yüklediğini söyledi.
Afrika için dezenformasyonla mücadelenin güncel bir mesele olmadığını belirten Kardaş, şu değerlendirmede bulundu:
"Sömürgecilik faaliyetlerinde nasıl en çok kullanılan Afrika ise dezenformasyona, yalan bir tarihe, yalan tarih anlatısına en fazla maruz kalan coğrafya da elbette Afrika. Bu bugünün meselesi de değil. Dezenformasyon terminolojik olarak yeni bir kavram ama yalan tarih inşası bölge için yeni değil. Dolayısıyla çok zorlu bir meseleyle karşı karşıya olduğumuzu biliyoruz."
Kardaş, Afrika bölgesi aleyhine çok büyük ön yargı ve enformasyon akışı olduğuna dikkati çekerek, yeni bir Afrika algısının inşa edilmesi gerektiğini dile getirdi.
– "Bazı medya organlarının dezenformasyon faaliyetleri yaygınlaşmaya başladı"
Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Bölge Çalışmaları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Elem Eyrice Tepeciklioğlu ise Türkiye ile Afrika arasındaki doğru bilgi akışını destekleyen medya kuruluşları olduğunu belirtti.
TRT ve AA'nın Afrika'da doğru bilgi akışı diplomasisini hızlandırdığını vurgulayan Tepeciklioğlu, Türkiye'nin Afrika'daki, kıtanın da ülkedeki imajının TRT ve AA üzerinden çok doğru şekilde resmedildiğini ifade etti.
Tepeciklioğlu, "Son yıllarda bazı dış güçlerin, bazı medya organlarının dezenformasyon faaliyetleri çok fazla yaygınlaşmaya başladı." dedi.
Dezenformasyonla mücadele süreçlerinde medya okuyuculuğunun, etkinliklerin ve medya kuruluşları arasındaki ilişkilerin artması gerektiğini kaydeden Tepeciklioğlu, dezenformasyonla mücadelede geleneksel araçların yanı sıra yeni medya teknolojileri, sosyal medya ve yapay zekanın kullanılması gerektiğine dikkati çekti.
Tepeciklioğlu, yapay zekanın, aynı zamanda ciddi bir dezenformasyon kaynağı olabileceğini ancak doğru kullanılması durumunda da önemli bir güç haline gelebileceğini söyledi.
– "Medya kurumları olarak tüketicilerimizi manipülasyonlara maruz bırakmamalıyız"
Arap Afrika Vakfı muhabiri Amal Elasri, dezenformasyon kavramının yeni bir olgu olmadığını ancak teknolojinin gelişimiyle çok daha güçlü bir silaha dönüştüğünü dile getirdi.
Birçok ülkede yapılan seçim anketlerinin bir dezenformasyon aracı olarak seçmenleri yönlendirdiğini savunan Elasri, şunları kaydetti:
"Bugün medya aracılığıyla siyasi bir lider düşürülebiliyor. Rejimler değiştirilebiliyor. Dolayısıyla bizim tüketicileri anlamamız gerekiyor ve herhangi bir bilgiyi teyit etmeden kabul etmemelerini sağlamamız lazım. Medya kurumları olarak tüketicilerimizi bu tür manipülasyonlara maruz bırakmamalı, onlara gerçek bilgiyi vermeliyiz."
Assahifa Genel Yayın Yönetmeni Khalid El Berhli de bilgi akışı bağlamında kamuoyunun çok iyi yönlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
– "Bilgi ile dezenformasyon arasındaki ayırım giderek zorlaşıyor"
Addis Medya Ağı kıdemli muhabiri Ekram Awol Abdo, dezenformasyonla mücadelenin Türkiye ile Afrika ilişkilerinde önemli bir başlık olduğunu ifade ederek, İletişim Başkanlığının bu formu düzenleyerek Afrika'ya ne kadar güvendiğini ortaya koyduğunu söyledi.
Türkiye ile Etiyopya arasında önemli tarihi ilişkiler bulunduğunu dile getiren Abdo, "Ankara Anlaşması, Etiyopya ile Somali arasındaki barışı sağlamıştır. Bu anlaşma iki ülke arasındaki ilişkilerin daha sağlam bir zeminde ilerlemesini sağlayacaktır. Bu anlaşma, Türkiye'nin büyük bir başarısıdır." dedi.
Sınırsız bilgi akışı olduğunu ve dijitalleşen dünyada medyanın büyük meydan okumalarla karşı karşıya bulunduğunu anlatan Abdo, gerçek bilgi ile dezenformasyon arasındaki ayırımın giderek zorlaştığına dikkati çekti.
"Türkiye ile Etiyopya arasındaki ekonomik ve siyasi ilişkiler çok iyi bir sürece evriliyor ancak bunun medyaya yansımalarını tam olarak göremiyoruz." diyen Abdo, bunun halkın bilgi akışını Batılı medya kuruluşlarından almasından kaynaklandığını belirtti.