İSTANBUL (AA) – İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) ile Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı (TGTV) tarafından "4. Uluslararası STK Fuarı" kapsamında "Gazze-İstanbul Deklarasyonu" imzalandı.
Eyüpsultan'da Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Genel Merkezi'nde düzenlenen program tanıtım filmiyle başladı, ardından Hamas'ın yurt dışı sorumlusu Halid Meşal'in gönderdiği video mesaj izlendi.
İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) Genel Sekreteri Eyüp Akbal, burada yaptığı konuşmada, "İslam dünyası İstanbul'da buluşuyor" sloganıyla yola çıktıklarını söyledi.
4. Uluslararası STK Fuarı'nda 26 ülke ile Türkiye'den 150'nin üzerinde STK'yi ağırlayıp farklı kültür ve coğrafyaları bir araya getirdiklerini belirten Akbal, "Amacımız İslam coğrafyasını huzur ve refaha kavuşturmak. STK'lerin önemli bir güç olduğunun farkındayız. Küresel çetelere, sermayeye, lobilere kaşı en etkili mücadeleyi STK'ler aracılığıyla yapabileceğimizin inancındayız." dedi.
Fuar kapsamında düzenlenen etkinlikleri anlatan Akbal, "Bu fuarda yer alan her bir STK kendi alanında cesur adımlar atmakta ve dünyadaki en zor şartlarda bile umut ışığı olmaktadır. Bu fuarımız farklı kültürlerden gelen, farklı coğrafyalarda görev yapan ama ortak bir amaç etrafında birleşen insanları bir araya getirdi." diye konuştu.
– "İslam İşbirliği Teşkilatı çerçevesinde Bölgesel Barış Gücü oluşturulması için Türkiye ön ayak olmalıdır"
Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı (TGTV) Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Tuğrul da söz alarak Gazze-İstanbul Deklarasyonu'nu okudu.
Deklarasyonda, 7 Ekim 2023'te Gazze'de başlayıp bölgeye yayınlan ve bir yılı aşkın süredir deven İsrail soykırımının, insanlık vicdanını derinden yaralamakla kalmayıp, son bir asır içinde üretilmiş tüm uluslararası hukuki ve ahlaki normları yerle bir ettiği vurgulandı.
Katledilen, yerinden edilen ve en temel insani ihtiyaçlarını karşılamayan insanların yaşadıkları zorluklara dikkati çekilen deklarasyonda, insani ihtiyaçların karşılanması için yardım kapılarının derhal açılarak akışa engel olan keyfi uygulamalara son verilmesi gerektiği vurgulandı.
Deklarasyonda, daha adil bir dünya arayışı içinde olan devletlerin birlikte hareket etmesi gerektiği belirtilerek, "BM Genel Sekreterini, istenmeyen ve ülkesinde yasaklı adam ilan eden terör devleti İsrail, üyesi olduğu BM’den derhal çıkarılmalıdır. BM kararlarını tanımayan ve bölgede katliamlarını sürdüren, artık dünya barışı için bir tehdit haline dönüşen İsrail’den rahatsız olan tüm ülkeler, İsrail ile ilişkilerini kesmeli ya da en az seviyeye düşürmelidir. Terör devleti İsrail ile tüm savaş araçlarının ticareti men edilmelidir." ifadeleri kullanıldı.
Filistin'in uluslararası alanda daha güçlü bir konuma gelmesi için başkenti Kudüs olan özgür ve bağımsız Filistin Devleti'nin kurulmasının büyük önem taşıdığı kaydedilen deklarasyonda "Bu nedenle, biz sivil toplum kuruluşlarının talebi, Filistin'e insani yardımların yanı sıra, siyasi, iktisadi ve askeri anlamda da kendi ayakları üzerinde durabilecek yeni bir mekanizmanın ihdas edilmesidir. Bu amaçla gerekirse, İslam İşbirliği Teşkilatı çerçevesinde Bölgesel Barış Gücü oluşturulması için Türkiye ön ayak olmalıdır." denildi.
Deklarasyonda, İslam İşbirliği Teşkilatının, şu ana kadar Filistin davasına yeterli desteği veremediği ve üye ülkelerin çıkarları doğrultusunda ortak bir politika geliştiremediği bildirildi.
Dünyada katliam ve soykırım suçlularının yargılanması konusunda Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) daha bağımsız ve etkin bir şekilde hareket etmesi için reformlara ihtiyaç duyulduğu anlatılan deklarasyonda, güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir uluslararası hukuk sistemi için ortak çaba gösterilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.
Deklarasyonda, şu ifadelere yer verildi:
"Adil olmayan uluslararası sistemin mevcut haliyle artık sürdürülemez olduğu ve köklü bir değişime ihtiyacı olduğu açıktır. Bu yetersizlikler göz önüne alındığında, dünya barışı için yeni ve daha adil bir uluslararası sistemin kurulabilmesi amacıyla bu konuda sözü olan tüm kurum ve kuruluşlar tarafından, yeni bir dünya düzeni için inisiyatif alınmalıdır. Bunun gerçekleşmesi için de İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları olarak bizler de üzerimize düşen tüm çabaları göstermeye hazır olduğumuzu ve bu amaçla düzenlenecek akademik, siyasi, hukuki, kültürel ve stratejik her türlü oluşuma destek vermeye hazır olduğumuzu ilan ediyoruz. Sivil Toplum Kuruluşları olarak, tüm dünyada zulüm sona erene kadar çabalarımızı devam ettireceğimizin sözünü veriyor ve terör devleti İsrail'in kuruluşundan beri gerçekleştirdiği zulümlerini, yayılmacı politikalarını ve son bir yılda Gazze ve Filistin halkına yaşattıklarını şiddetle telin ediyor, bilvesile Gazze-İstanbul Deklarasyonu'muzu tüm dünyaya ilan ediyor ve insanlığın vicdanına sunuyoruz. Adaleti küreselleştirmek, insanlığa borcumuzdur."
Okunan deklarasyonun karton üzerindeki büyütülmüş hali, Akbal ve Tuğrul'un öncülüğünde programa katılan tüm STK temsilcileri tarafından imzalandı.
Katılımcılar daha sonra imzaladıkları deklarasyonla toplu fotoğraf çektirdi.