DHA YURT BÜLTENİ-13 - Haber 1Haber 1

DHA YURT BÜLTENİ-13

Yangında ölen anne ve kızı toprağa verildi

30 Mart 2018 - 18:33

ABONE OL

Yangında ölen anne ve kızı toprağa verildi

KOCAELİ’nin Darıca ilçesinde, çöplerle dolu binada çıkan yangında dumandan zehirlenerek yaşamlarını kaybeden 79 yaşındaki Refiye Arısoy ile 52 yaşındaki kızı Necla Arısoy toprağa verildi.

Dün, Darıca Bağlarbaşı Mahallesi Harmanlar Sokak’ta çöplerle dolu 3 katlı binada yangın çıktı. Çöplerin tutuşması sonucu çıkan yangında dumandan zehirlenen Refiye Arısoy ve kızı Necla Arısoy dumandan zehirlenerek yaşamlarını kaybetti. Bugün, Darıca Yerli Camii’nde ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazına Arısoy’un yakınları ve vatandaşlar katıldı. İlçe Müftüsü Muharrem Bilgiç’in kıldırdığı cenaze namazının ardından anne ve kızının cenazeleri Bağlarbaşı Mahallesi’ndeki aile kabristanlığında toprağa verildi.

Anne ve kızının yaşadığı 3 katlı binadaki çöplerin, polis ve itfaiyeden gelecek raporun ardından Darıca Belediyesi tarafından boşaltılacağı belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Cenazelerin cami avlusundaki görüntüsü
Cenaze namazının kılınması

Haber-Kamera: Erol POLAT/DARICA(Kocaeli), (DHA)

==================================

Bakım yaparken düşen asansörde öldü

GAZİANTEP’te, bir şirkette teknisyen olarak çalışan Uğur Akkuş (23), bakım yaptığı asansörün halatının kopmasıyla 7’nci kattan zemine düşerek yaşamını yitirdi.
Olay, öğleden sonra Karataş Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, bir şirkette asansör bakım teknisyeni olarak çalışan Uğur Akkuş, 7 katlı apartmanın asansör bakımını yapmaya gitti. Akkuş, bakım yapmak için asansöre binerek en üst kata çıktı. Burada kapattığı asansörün içine binerek bakım çalışması yapan Uğur Akkuş, halatı kopan asansör kabiniyle zemine düştü. Gürültüyü duyanların haber vermesiyle olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Sağlık ekipleri, itfaiye ekiplerinin çalışmasıyla parçalanan asansör kabininden çıkarılan Akkuş’un yaşamını yitirdiğini belirledi. Uğur Akkuş’un cenazesi otopsi yapılmak üzere Gaziantep Adli Tıp Kurumuna götürüldü. Polis olayla ilgili olarak soruşturma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
——————————
– Olayın meydana geldiği bina
– Bina önündeki polisler
– Bina önündeki ambulans ve itfaiye araçları
– Bina önündeki kalabalık
– Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Eyyüp BURUN- GAZİANTEP-DHA)

=================================

Sağlıkta teknoloji transferiyle yerli üretim hamlesi

SAMSUN’da bulunan Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, sağlıkta Türkiye’nin ciddi bir şekilde dışarıya döviz kaybetmemenin yolunu üretmek zorunda olduğunu belirterek “Sağlıkta gerçekten Türkiye’yi yerlileştirme, Türkiye’de ürettirme hamlesini yapıyor bu konuda büyük cihazların ultrason, mr, tomografi gibi cihazların üretimini Türkiye’de yapacak, yaptıracak bir model çalışmamız sona yaklaştı. Önümüzdeki haftalar içerisinde çok değil ay değil bunun ihalesi yapılacak. Bu ürünleri üreten firmaların Türkiye’de ortaklar bularak teknoloji transferi kaydıyla burada üretimlerini sağlamaya çalışıyoruz” dedi.

Samsun’a gelen Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Danışma Kurulu Toplantısı’na katıldı. OMTEL Otel’de gerçekleştirilen toplantı basına kapalı olarak gerçekleşirken Bakan Demircan, toplantı sonunda açıklamalarda bulunup basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Toplantıda Samsun’a ikinci devlet üniversitesinin kurulmaya başlandığını, kanunu mecliste olduğunu söyleyen Bakan Demircan, “Türkiye ve Türkiye ile birlikte bütün bu coğrafya bilimde bilgi üretebilen noktaya gelmedikçe, birlik ve beraberliğini sağlamadıkça bu ikisini de birlikte sayıyorum birlik ve beraberlik ile bilim bunları eğer bir arada sürdüremezsek bu coğrafya pahalı bir coğrafya. Bu coğrafyada her zaman zorluklarla karşı karşıya kalırız. O nedenle biz üniversitelerimizi bilim yuvalarımızı fevkalade önemli görüyoruz” dedi.

Sağlıkta yerli üretimin desteklenmesiyle ilgili bir soru üzerine Bakan Demircan, “Türkiye sağlıkta hem tüketim malzemelerini, ilacı, cihazları aletleri yerlileştirmek için bir karar almış ve bu istikamette yoluna devam ediyor. Öncelikle ilacı söyleyeyim. Türkiye tükettiği 100 kutu ilacın 80 kutusunu kendisi üretiyor, yüzde 80 yerli üretim. Ama önemli olan şu patentli üretim. Yani eşdeğer değil molekülden başlayan üretim önemli. Şu anda biz tükettiğimiz ilaçların yüzde 80’ini kendimiz üretiyor olmamıza rağmen fiyat bazında yüzde 50’ye tekabül ediyor bu. Yüzde 20’lik patent korumasında ilaçlar daha pahalı oluyor ve daha fazla para tutuyor. Bunun önüne geçmenin yolu ne işte üniversitelerimiz bilim yuvalarımız araştırmalar ve geliştirmeler yapacak, molekülden ilaç üretecek biz de bunu her zaman destekliyoruz” diyerek sözlerine şöyle devam etti:

“İkincisi cihazlar aletler noktasına gelince. Sağlıkta gerçekten Türkiye’yi yerlileştirme, Türkiye’de ürettirme hamlesini yapıyor bu konuda büyük cihazların ultrason, mr, tomografi gibi cihazların üretimini Türkiye’de yapacak, yaptıracak bir model çalışmamız sona yaklaştı. Önümüzdeki haftalar içerisinde çok değil ay değil bunun ihalesi yapılacak. bu ürünleri üreten firmaların Türkiye’de ortaklar bularak teknoloji transferi kaydıyla burada üretimlerini sağlamaya çalışıyoruz. İnşallah bunlarda başarılı bir şekilde gerçekleşecek. Yerli üretici diğer ürünlerin üretimine gelince bu ürünleri biz hem üretim açısından destekliyoruz. Ülkenin neresinde bu yatırım yapılırsa yapılsın 5’inci bölgede yapılmış gibi destekleniyor. Aynı zamanda fiyat bazında da yerli ürünleri destekliyoruz. Bununla ilgili yerli ürünleri teşfik edecek sistemimizi de ‘sağlık marketi sistemi’ dediğimiz bir sistem çerçevesinde desteklemeye alıyor ve onlarında üretimini artırmalarını sağlamak istiyoruz. Çünkü sağlıkta Türkiye ciddi bir şekilde dışarıya döviz kaybetmemenin yolunu üretmek zorunda. Biz bunu yapabilecek güçteyiz.”

Bakan Demircan, sağlık turizmi ile ilgili de adımlar atıldığını söyleyerek “Bu günlerde resmi gazetede yayınlanmasını beklediğimiz bir yönetmelikten bahsedeyim. Konaklamalı fizik tedavi ve rehabilitasyon, yaşlı bakım ve kaplıca bu üçlü üçü bir arada da olabilir, ikisi birarada olabilir tek başına da olabilir bunların hem yurt içi hem yurt dışına hizmet sunabilmesini sağlamayacak yönetmeliğimizi gönderdik. Başbakanlıkta Personel Genel  Müdürlüğü’nde orada belki bir kaç gün içerisinde resmi gazetede yayınlanır. Bu bir hamledir. Bu işin kurallarını netleştirmek ve neyin nasıl yapılacağını ortaya koymak. İkincisi ise sağlık turizmi ile ilgili kanun tasarımız Bakanlar Kurulu’na sunduk. Önümüzdeki günlerde meclise gelecek. Sanıyorum inşallah mecliste muhalefetinde bu konuda direnmeyeceğine inanıyorum. Bu sağlık hepimizin konusu ve ülkenin konusu. Sağlık turizminin önünü açacak bu yasa ile meclisimizden geçirmiş olacağız inşallah” dedi.

Bakan Demircan, hekimlerin hacamat yapacağı şeklindeki söylemlerle ilgili bir soru üzerine “Bunlar spekülatif şeyler. İnsanoğlu, yer yüzüne geldiği günden beri sağlık sorunları ile mücadele etmiştir. yaralanmıştır, hasta olmuştur mikrobik rahatsızlıklar geçirmiştir vesayre. Bunlara insanoğlu çare aramıştır. Pek çok da çareler üretmiştir. Bu bir tuğla üzerine tuğla koya koya bugüne gelmiştir. Özellikle son 300-400 yıl içerisinde deneysel tıp, deneysel bilim sürecinde elbette ki çok hızlı gelişmiştir. Geleneksel tıp, modern tıp diye bunları diye bunları ayırmaya gerek yok bunların hepsi tıpdı. Şu anda geldiğimiz tıp tabii ki bilimsel tıp ama bu güne kadar ki tecrübemizi de yok saymanını anlamı yok. İnsanoğlunun tecrübesidir. Bu tecrübeleri biz bilimsel bir zeminde değerlendiririz bilimin rehberliğinde bunlardan istifade edebileceklerimiz varsa ki çıkacaktır muhakkak. Binlerce yıl insanlığın ürettiği, biriktirdiği bilgidir bu geleneksel tıp dediğimiz tıp dediğimiz bilgi elbette ki ondan yararlanmak kadar akılcı bir hamle olmaz” diyerek sözlerine şöyle devam etti:

“Türkiye uluslararası bir kongre topluyor geleneksel tıpla ilgili. 19 Nisan’da İstanbul’da 3 gün sürecek bir kongre bu. Anadolu’nun özel bir tarafı var. Anadolu insanlığın tarih boyunca harmanlandığı bir yer. Bence insan hafızasının hard diski burada. En eski yerleşim merkezi nerede Urfa’da. Bu hafızayı, hard diski burada Anadolu’nun da insanlığa böyle bir hizmet etme imkanını vereceğiz. Bu kadar büyük uzun yıllara sahip bir konunun içerisinde elbette bize garip gelebilen bir takım uygulamalar olmuştur. Şimdi hemen onlardan bir tanesi, iki tanesini öne çekip böyle büyük ve ciddi bir çalışmayı bu magazinel tarafta tutmamak lazım. Bu büyük ve ciddi bir çalışma.”
Görüntü Dökümü:
———————-
-Toplantıdan detay
-Sağlık Bakanı Ahmet Demircan’ın konuşması

Haber-Kamera:Yaprak KOÇER-Gökhan İÇKİLLİ/SAMSUN, (DHA) –

============================================

Gaziantep’te 20 mahalleye ‘Gençlik kütüphanesi’

GAZİANTEP merkez Şehitkamil İlçe Belediyesi tarafından 20 mahallede yapılan Gençlik kütüphaneleri toplu törenle açıldı.
Şehitkamil Belediyesi tarafından ilçede eğitim gören gençlerin yararlanması için 20 mahalleye yapılan Gençlik kütüphaneleri için toplu açılış töreni düzenlendi. Beykent Mahallesindeki Prof. Dr. Necmettin Erbakan Sosyal Tesisi’nde düzenlenen törene; Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya, Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, davetliler ve mahalle sakinleri katıldı. Törende konuşan Fadıloğlu, Şehitkamil Belediyesi olarak eğitime her zaman destek olduklarını ifade ederek şunları söyledi:
“Eğitime katkı vermek adına göreve geldiğimiz günden itibaren okul öncesinden başlayıp, dışarıdan üniversite eğitim alan arkadaşlarımıza kadar her kademede eğitime desteği devam ettiriyoruz. Bugün açılışını gerçekleştirecek olduğumuz bu gençlik kütüphanesi, geçtiğimiz dönemlerde devam ettirilen etüt merkezlerinin devamı şeklinde yapıldı.  Dershanelerin kapatılmasıyla beraber bunlara yeni bir işlev kazandırmak gerekti, okul müdürleriyle beraber yaptığımız istişareler sonucunda bu şekildeki alanların, çocukların kendi başına ders çalışma alanları, bilgisayarla araştırma yapma alanları ve mini kütüphane olarak tesis edilmesi noktasında talep geldi. Bu kapsamda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile yapılan bir protokol çerçevesinde şu anda 20 noktada bu değişimi sağlayarak hizmet veriyoruz. Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz bu kütüphanede yaklaşık 500 öğrencimiz üye olarak faaliyetlerini devam ettiriyor. Günde yaklaşık 120 öğrencimiz kütüphanemizden faydalanıyor. Şu anda 5 bine yakın kitabımız var. Bunun dışında 19 tane filtreli bilgisayar ve başında hocalarımızla birlikte, hem çocuklarımızın projelerini yapmaları hem de gerekirse bunların çıktısını almak adına printer hizmetini de beraber veriyoruz. Tabi sürekli ders çalışma ile sıkıntıları olmasın diye, dinlenebilecekleri alanlar, satranç, masa tenisi gibi fonksiyonları da ekledik. Amacımız bundan sonraki nesillerimizin, yavrularımızın daha nitelikli birey olmaları için, onların eğitilmesi adına bizler ne katkı koyabiliyorsak elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.”
Vali Yerlikaya da ilçede eğitime yaptığı katkıdan dolayı teşekkür etti. Konuşmaların ardından okunan duayla kütüphanenin açılışı yapıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
——————————
– Açılışın yapıldığı tesis
– Açılış törenine katılanlar
– Rıdvan Fadıloğlu’nun konuşması
– Ali Yerlikaya’nın oknuşması
– Dua edilmesi
– Açılış törenini yapılması
– Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Eyyüp BURUN- GAZİANTEP-DHA)

====================================

Başbakan Yardımcısı Şimşek: 8.7 milyon kişi iş bularak büyümeyi hissetmiş

BAŞBAKAN Yardımcısı Mehmet Şimşek, son 10 yılda, 28 ülkeden oluşan Avrupa Birliği’nde (AB) 5.2 milyon, Türkiye’de ise 8.7 milyon kişinin iş bulduğunu belirterek, “Türkiye büyüyor ama biz hissetmiyoruz, deniyor. 8.7 milyon kişi iş bularak büyümeyi hissetmiş” diye konuştu.
Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu (TÜGİK) tarafından bu yıl 7’ncisi düzenlenen İş Zirvesi 2018, Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Belek bölgesindeki bir otelde başladı. Zirvenin açılış konuşmasını Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek yaptı. Mehmet Şimşek, dünya ekonomisinin toparlanma sürecinde olduğunu belirterek, ekonominin 2-3 yıllık perspektifte oturmuş durumda olduğunu söyledi. Uzun vadede dünya ekonomisi önünde ciddi sorunlar olduğunu dile getiren Şimşek, “Bu sorunların başında korumacılık eğilimi var. Dünyada en çok reformlara ihtiyaç varken tersine bir azalma var. Dünyada borç sorunu var. Faizler düşükken bunu yönetmek daha kolay, faizler yükselirse bu borcu yönetmek zorlaşabilir” dedi.

30’DAN FAZLA ÜLKE, POTANSİYELİNİN ÜZERİNDE BÜYÜDÜ
Beklentilerin 2018 itibarıyla parasal genişlemenin duracağını, hatta sıkılaşmaya gidebileceğini gösterdiğini dile getiren Şimşek, dünyada 30’dan fazla ülkenin, potansiyelinin üzerinde büyüdüğünü aktardı. Gelişmiş ülkelerde çıktı açığının kapandığını vurgulayan Şimşek, gelişmiş ülkelerde yatırımların durağan seviyede, gelişmekte olan ülkelerde de güçlü seviyede olduğunu söyledi.

‘BU HIZLA GİDERSEK’
Türkiye ekonomisinin son 15 yılda büyük bir başarı hikayesi yakaladığına dikkati çeken Mehmet Şimşek, şöyle devam etti:
“Türkiye 15 yılda ortalama yüzde 5.7 büyüdü. Türkiye 100’den 231’in üzerine çıkmış. Dünya bu dönemde 100’den 171’e çıkmış. Türkiye; Çin ve Hindistan hariç, gelişmekte olan ülkelere göre oldukça güçlü bir performans ortaya koyuyor. Bu performansın devamı kritiktir. ABD ile arayı 20 puan kapatmışız. Avrupa Birliği ile 28 puan kapatmışız. Bu hızla gidersek Avrupa ile farkı 14 yılda kapatırız.”

10 YILDA 8.7 MİLYON KİŞİ İŞ BULDU
Başbakan Yardımcısı Şimşek, büyümenin 2018’de devam edeceğini söyledi. Bu yılın ilk çeyreğinde güçlü bir seyir olduğunu belirten Şimşek, “AB toparlanıyor, turizm toparlanıyor, yatırımda artış var. Özel tüketimde artış var. Bütün bu faktörler 2018’de Türkiye’nin büyüme olasılığının yüksek olduğunu gösteriyor. Teşvik talebi rekor düzeyde. Geçen yıl 206 bin firma kredi garanti fonundan yararlandı. İstihdam artıyor. Geçen yıl 1 milyon 635 bin kişiye iş bulduk. İlave bir tedbire gerek kalmadan iç talebin güçlü seviyede olacağı ortada. AB’de son 10 yılda 5.2 milyon, Türkiye’de ise 8.7 milyon kişi iş buldu. ‘Türkiye büyüyor ama biz hissetmiyoruz’ deniyor. 8.7 milyon kişi iş bularak büyümeyi hissetmiş” diye konuştu.

‘SAĞLIK TURİZMİ İLE TURİZMİ GÜÇLENDİRMEMİZ SÖZ KONUSU’
Türkiye ekonomisinin tabana yaygın büyüme sağladığını belirten Şimşek, yoksullukta azalma olduğunu söyledi. 2040 yılına kadar AB’de 14 trilyon dolarlık altyapı yatırımı olacağını dile getiren Şimşek, şöyle devam etti:
“Bu nedenle AB’ye 3-4 yıldır Gümrük Birliği’ni genişletelim diyoruz. Müteahhitler, iş adamlarımız, bu pastadan pay alacak. Biz rekabetten korkmuyoruz. Turizm toparlanıyor. Türkiye eskiden yakaladığı bu alanda zirveye yeniden dönecek. Fiyat olarak zaman alacak ama hacim olarak hızlı bir şekilde zirveye ulaşacak. Turizm çok fazla ithal girdi girmeden döviz girdisi sağlıyor. Önem verdiğimiz güçlü bir sektör. Sağlık turizmi ile turizmi güçlendirmemiz söz konusu.”

‘TÜRKİYE’NİN ALGISI GERÇEĞİNİ YANSITMIYOR’
Türkiye ekonomisinin aşırı ısınma dönemini geride bırakma aşamasında olduğunu belirten Şimşek, cari açığın ise gelecek dönemde yüzde 4’ün altına inmesini beklediklerini söyledi. Şimşek, “Türkiye reformlarla tekrar potansiyeline uygun güçlü bir çaba içerisinde. Cari açığın finansman kalitesini artırmak için yatırım ortamı reformu, Avrupa ile iyileşen ilişkiler ile adımlar attık. Türkiye, gelişmiş ülkeler arasında borçluluk açısından en makul ülkeler arasında. Reel sektörün borcu fazla görünüyor. Ama doğru alanlara yatırım yapmışsa sorun yok. Kamunun döviz anlamında bir sıkıntısı yok. Vatandaşın döviz borcu yok. Bankacılık sektörünün sıkıntısı yok. Türkiye’nin algısı gerçeğini yansıtmıyor. Algıyı düzeltmek için en iyi şey reformdur. Reformlar yaparak, Türkiye’yi güçlendirerek, dışa bağımlılığı azaltarak bu yanlış algıyı değiştirebiliriz” dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
———————————-
– Mehmet Şimşek’in salona girişi
– İstiklal Marşı okunması
– Salondan detay
– Mehmet Şimşek’in konuşması

Haber: Hasan DEMİRBAŞ- Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA-DHA)

===================================

Kırıkkale’de uyuşturucu operasyonu: 5 kişi tutuklandı

KIRIKKALE Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, kentte uyuşturucu madde satan 5 kişiyi suçüstü yakaladı. E.D., M.B., H.K., İ.A. ve D.A. isimli şahıslar tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, kentin değişik semtlerinde uyuşturucu madde satan şahıslara yönelik operasyon düzenlendi. Eş zamanlı operasyonlarda E.D., M.B., H.K., İ.A. ve D.A. isimli şahıslar yakalanarak gözaltına alındı. Ekipler, bu arada şüphelilerin adreslerine de eş zamanlı olarak düzenledikleri operasyonda satışa hazır bir miktar uyuşturucu madde ele geçirdi.
Şüpheliler, emniyetteki işlemlerin ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Görüntü dökümü
Zanlıların emniyetten çıkarılışı
Adliyeye götürülüşü
Detaylar 

HABER-KAMERA Erhan GÖĞEM/KIRIKKALE, (DHA)

===============================

Afrin’deki Mehmetçiği duygulandıran mektup

MANİSA’nın Köprübaşı ilçesindeki Borlu Gazi Ortaokulu’nda öğrenim gören 6. sınıf öğrencisi Şeyma Adıyaman’ın Afrin’deki Mehmetçiğe gönderdiği mektup, askerleri duygulandırdı. 
Afrin’de düzenlenen Zeytin Dalı Harekatı’na katılan Mehmetçiklere destek olabilmek için Borlu Gazi Ortaokulu’nda kampanya başlatıldı. Kampanya kapsamında toplanan atkı, bere ve eldivenlere maddi imkansızlık nedeniyle destek olamayan 6’ncı sınıf öğrencisi Şeyma Adıyaman, Afrin’deki Mehmetçiğe şu sözlerin yer aldığı duygu yüklü mektup yazdı: 
“Ben okulu bırakacaktım ama sizin cesaretinizi duyunca vazgeçtim ve polis olmaya karar verdim. Size çoraplar, eldivenler, bereler, atkılar göndermek isterdim ama babam olmadığı için eve annem bakıyor. O da zar zor. Sizler için tarlada çalışabilirim.”
ASKER AĞABEYLERİNDEN DESTEK
Şeyman’ın eğitimine devam etmesini isteyen Afrin’deki askerler, öncelikle Şeyma’ya tek tek telefon açarak duygu yüklü mektubundan dolayı teşekkür etti. Ardından askerler tarafından Şeyma’nın eğitimi için toplanan para, Köprübaşı İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Kanmaz tarafından annesi Şirvan Çiçek’e teslim edildi. Ayrıca Manisa İl Jandarma Alay Komutan Yardımcısı Albay Muhammet Sevinç de Şeyma Adıyaman’ı okulunda ziyaret ederek, içten mektubundan dolayı jandarma adına teşekkürlerini iletti.
“ALLAH ONLARI KORUSUN” 
Verdikleri destekten dolayı Afrin’deki Mehmetçiklere teşekkür eden Adıyaman, “Okulumuzda kampanya başlatmışlardı. Atkı, bere, çorap almak istedim. ‘Anne alalım mı, arkadaşlarım alıyor’ dedim. Annem de paramızın olmadığını söyledi. ‘Bir daha ki sefere alabiliriz’ dedi. Ben de ‘tamam’ dedim, üzüldüm ve mektup yazmaya karar verdim. Mektupta durumumuz olmadığı için atkı, bere, çorap alamadığımı ve babamın olmadığını yazdım. Mektup ellerine ulaşınca 
önce telefonla aradılar. Okula ve eve askeri yetkililer ziyarete geldi. Afrin’den çok arayan oldu. Hediye olarak kitap, anahtarlık, şapka gönderdiler. İnşallah hiçbiri şehit olmaz, kazanırlar. Allah onları korusun” diye konuştu. 
Okul Müdürü Erhan Sever ise, Şeyma’nın mektubunun Afrin’deki askerlere moral kaynağı olduğunu vurgulayarak, “Şeyma’nın mektubu Afrin’e gönderildikten sonra Binbaşı bizi aradı, mektubu okuduğunu ve Şeyma’ya ulaşmak istediğini söyledi. Böyle bir dönemde milli birlik duygusuyla yazılan bir mektup için öğrencimize teşekkür ediyorum. Böyle bir morale çok ihtiyacımız vardı. Bu mektup askerlerimize moral oldu” dedi. 
İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Kanmaz ise Şeyma’nın mektubunun askerleri motive ettiğinin altını çizerek, “Köprübaşı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak Zeytin Dalı Harekatı başlayınca proje geliştirdik. Afrin’deki askerlerimiz üşümesin kampanyasıyla öğrencilerimiz bot, kaban, eldiven, bere gönderdiler. Her öğrencimiz de Mehmetçik için mektup yazdı. Proje kapsamında öğrencilerimiz topladıklarını İl Jandarma Komutanlığı aracılığıyla gönderdik. Amacımız yardım değil, askerimize moral vermekti. Devletimiz oradaki askerimizin ihtiyaçlarını karşılıyor, biz de onlara moral verelim dedik. Şeyma’nın yazdığı mektup askerimizi duygulandırmış ve askerimize motive kaynağı olmuş. Askerlerimizin morallerinin yüksek olması, Şeyma’nın mektubunun onları motive etmesi bizi çok sevindirdi” dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: 
– Şeyma’nın okuduğu okulun dışından görüntü
– İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Kanmaz, Şeyma Adıyaman ve Okul Müdürü Erhan Sever’in açıklamaları

Haber- Kamera: Bülent KAYAHAN / KÖPRÜBAŞI (Manisa), (DHA)
 

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.