
VİYANA (AA) – Avusturya'da bir grup siyonizm karşıtı Musevi, "Yahudiliğin siyonizm olmadığını ve Musevi kimliği kullanılarak Filistinlilere yönelik haksızlıkların meşru gösterilmesine karşı olduklarını içeren" bir bildiri yayımladı.
Ülkedeki siyonizm karşıtı Musevi oluşumunun öncülerinden aktivist Dalia Sarig Fellner, başkent Viyana'da düzenlenen basın toplantısında, bu ülkede yaşayan siyonizm karşıtı Yahudiler tarafından imzalanan ortak bir bildiri hazırladıklarını söyledi.
Sarig Fellner, "Bu bildiri ile şunu söylemek istiyoruz; Yahudilik siyonizm değildir, Filistin'de yaşananlar bizim adımıza yapılmıyor. Biz Museviler olarak, apartheid rejiminin sona ermesi, kolonyal anlayışın son bulması ve özgür Filistin için sesimizi yükseltiyoruz." dedi.
Bu bildiri ile antisemitizm ve antisiyonizmin aynı şey olmadığını vurguladıklarını söyleyen Sarig Fellner, "Hepimiz, İsrail'i yaptıklarından, siyonizmi de bir ideoloji olarak eleştirme hakkına sahibiz." diye konuştu.
Sarig Fellner, bu bildiriye ilaveten 13-15 Haziran tarihlerinde Viyana'da bir kongre düzenleyeceklerini dile getirdi. Sarig Fellner, kongrede siyonizmin kolonyal tutumu, dünya genelinde siyonizm karşıtı Musevi hareketleri gibi çeşitli konu başlıklarının ele alınacağını ifade etti.
Musevi asıllı Güney Afrikalı aktivist Andrew Feinstein da apartheid anlayışına ilişkin Nelson Mandela'nın yürüttüğü mücadeleyi ve bu süreçte Güney Afrika'daki siyonizm karşıtı Yahudilerin bu mücadeleye verdiği desteği anlattı.
Feinstein, Filistin'de şu an "sistematik bir apartheid" ve "büyük olasılıkla bir soykırım" yaşandığını belirterek, "Bu bildiri ve bizim şu an burada bulunmamız, 'bu soykırım, bu yaşananların Museviler olarak bizim adımıza yapılmıyor' demek içindir." ifadesini kullandı.
Siyonizm karşıtı Yahudilerin sırf Musevi oldukları için geçmişte yaşadıkları zulümlerden ötürü, ırkçılık, ayrımcılık, soykırım ve ötekileştirmeye karşı en ön safta yer alması gerektiğini vurgulayan Feinstein, şunları kaydetti:
"Mandela, 27 yıl apartheid rejiminin zindanlarında mahkum edildi. Buradan çıktıktan sonra 'Ben özgürüm ve dünyada her şey güzeldir.' demedi. Bunun yerine, 'Bizim tam özgürlüğümüz, Filistin halkı özgürlüğünü elde etmediği müddetçe tamamlanmayacak.' dedi."