İSTANBUL (AA) – Anadolu Mektebi "Doğumunun 120. Yılında Üstad Necip Fazıl Kısakürek'i Anma Programı" düzenledi.
İstanbul Valiliği, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Fatih Belediyesi işbirliğiyle Fatih Kültür Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen program, yazara ait fotoğraflardan oluşan serginin açılışıyla başladı.
Ardından Türkiye'nin farklı şehirlerinden okumalarını tamamlayarak hazırlanan Anadolu Mektebi öğrencilerinin sunumlarıyla Kısakürek'in hayatını ve eserlerini ele alan açılış paneli ve konuşmalar yapıldı.
İstanbul Vali Yardımcısı Mustafa Kaya, Anadolu Mektebi programını son derece önemsediklerini belirterek, "Milli, manevi değerlerine sahip, kendi kimliğine, benliğine sahip çıkarak, güzel ve güçlü bir gelecek inşa etmek isteyen gençler yetiştirmeye çalışıyorlar. Bunu yaparken de özellikle edebiyatımızda da söz sahibi olmuş, belli değerlere sahip, milli ve manevi hassasiyetleri olan yazarlar üzerinden inşa etmeye çalışıyorlar." dedi.
Anadolu Mektebi öğrencilerini çalışmalarından ötürü tebrik eden Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Necip Fazıl Kısakürek'i anlatmaya gerek yok. Bunu buradaki herkes çok iyi biliyor ve arkadaşlarımız o kadar güzel onu anlattılar ki, yani sözün üzerine söz olmaz. Ama en önemli sözlerinden bir tanesi 'Kökünü beğenmeyen dal ve dalını beğenmeyen meyve olgunlaşmadan çürür.' Dolayısıyla önce biz milli benliğimizi, kimliğimizi bileceğiz, bu kimliğimiz üzerinden kendimize güç katarak, daha ileriye doğru koşacağız."
– "Anadolu Mektebi bir tohum gibi canlılık gösterdi"
Anadolu Mektebi Yürütme Kurulu Başkanı Sami Güçlü de İstanbul programının 2022'de başladığını aktararak, "Kısa süreli bir geçmişi var ama İstanbul kültürün merkezi. Burada şartlar başka illere göre çok daha uygun, hazır. Anadolu Mektebi de adeta bu uygun ortama düşmüş, çok sağlıklı bir tohum gibi bu coğrafyada bizim gözümüzün bebeği şehrimizde bir canlılık gösterdi." ifadelerini kullandı.
Güçlü, çalışmalarda çok sayıda insanın emeği bulunduğunu, etkinliğe dinleyici olarak gelen öğrencilerin çok kıymeti olduğunu ve Anadolu Mektebi'nin kapısından içeri girmeleri için daha cesur davranmalarını temenni ettiklerini kaydetti.
Anadolu Mektebi'nin gönüllü bir hareket olduğunu vurgulayan Güçlü, "Çok sayıda danışman, rehber hocamız ve sadece gönüllüler var. Biz bu arkadaşlarımıza karşılaştığımızda, eğer okul idarecileri emredici bir üslupla görev vermişse ayrılabileceklerini söylüyoruz. Çünkü bu gerçek anlamda gönüllülükle yapılacak bir iş." değerlendirmesini yaptı.
– "Bir devre damgasını vurmuş büyük bir şair"
Prof. Dr. Abdullah Uçman, panelde konuşma yapan gençleri dikkatle dinlediğini ifade ederek, "Necip Fazıl, öncelikle çok yönlü bir şahsiyet, bir devre damgasını vurmuş büyük bir şair. Hatta daha gençlik yıllarında yayınladığı 'Kaldırımlar' şiiri dolayısıyla Yahya Kemal, Ahmet Haşim, Abdullah Cevdet ve Yakup Kadri gibi devrin önde gelen yazarları tarafından 'Kaldırımlar Şairi' olarak edebiyat tarihine geçmiş bir isim." diye konuştu.
Kısakürek'in ayrıca iyi bir hikaye ve tiyatro yazarı olduğuna işaret eden Uçman, "Bütün bunların hayatında önemli bir dönüm noktası olan 1934'te Abdülhakim Arvasi hazretlerini tanımasından sonra gerek kişisel gerekse sanat hayatında büyük bir inkılap, değişim yaşıyor ve bu tarihten sonra bir dava adamı olarak, bir ideal adamı olarak karşımıza çıkıyor Necip Fazıl." dedi.
Büyük Doğu Yayınları Genel Koordinatörü Emrah Kısakürek, Necip Fazıl Kısakürek'in eserlerini okuyup anlayan ve çok iyi değerlendiren bir gençlikle karşı karşıya olduğu için büyük heyecan ve gurur duyduğunu vurguladı.
Üstadın vefatından sonra geçen 41 yılda yaptıkları çalışmalara değinen Kısakürek, aileden vefat edenlerin Necip Fazıl'ın eserlerinin muhafazasında büyük emekleri bulunduğunu söyleyerek, "Geçen sene vefat eden Mehmed Kısakürek de hepimizi toparlayıcı ve Büyük Doğu fikrinin devamını sağlayıcı bir kişiydi. Maalesef onsuz bir zaman geçirmeye başladık ve biz torunları olarak sizlere o müzeyi, arşiv ve araştırma merkezini oluşturmaya gayret ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Türkiye Maarif Vakfı (TMV) Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili ise panelde konuşma yapan gençlerin üniversite öğrencilerinden daha iyi değerlendirme yaptıklarının altını çizerek, "Anadolu Mektebi önce üniversitede başladı, sonra liseye, daha sonra da ortaokula indi. Bu sahada görülen tecrübenin bir neticesi idi, doğru da oldu, doğru neticeler verdi." değerlendirmesinde bulundu.
Okuyan öğrencilerin daha çok fark edileceğini, kendilerini daha iyi yetiştireceklerini ve donanımlarının daha sağlam olacağını belirten Bilgili, "Onun için Anadolu Mektebi idealleri, hayalleri olan büyük bir oluşum. Bizim hayalleri, idealleri olan gençlerin sayısını arttırmamız gerekiyor." diye konuştu.
Konuşmaların ardından katılımcılara sertifika takdim edildi ve programda emeği geçenler sahnede hatıra fotoğrafı çektirdi.