ANKARA (AA) – Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) ile Ankara Üniversitesince hazırlanan Türkiye Yaşlı Hakları Raporu kamuoyuna tanıtıldı.
Ankara Üniversitesi Senato Salonu'ndaki tanıtım toplantısına, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Fatma Öncü, TİHEK Başkanı Prof. Dr. Muharrem Kılıç, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, TİHEK kurul üyeleri, akademisyenler ve diğer davetliler katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Öncü, Bakanlık olarak şefkat kurumu niteliğinde olduklarını, özellikle yaşlılara verilen hizmetin kalitesini denetlediklerini dile getirdi.
Bakanlık bünyesindeki kuruluşlarda şu an itibarıyla 25 bin yaşlının barındırıldığını belirten Öncü, verilen hizmet konusunda kalite standardının tutturulduğunu söyledi. Fiziki koşullarının iyiliğinin yeterli olmadığını vurgulayan Öncü, "En önemli şey işin manevi boyutunu yönetebilmek ve yürütebilmek. Dünyanın her noktasında olduğu gibi bizim ülkemizde de en önemli şeylerden bir tanesi insani koşullarda, manevi düzeyde bireyi destekleyici programlara yönelmek." diye konuştu.
– "Huzurevlerinden önce huzurlu evleri oluşturmak lazım"
Türkiye'nin kültürel açıdan dünyanın en zengin ülkesi olduğunu vurgulayan Öncü, yaşlılar konusunda işin manevi boyutundan sapılmaması gerektiğini dile getirdi.
Öncü, "Huzurevlerinden önce huzurlu evleri oluşturmak lazım. Ebeveynlerin bu birlikte yaşamı konusunda tüm bakanlıkların da bütünleşik sistem içerisinde dönüşümü, değişime katkı sağlayacak yeni projeleri, yeni çalışmaları gerçekleştirmemiz gerektiğine inanıyorum." ifadesini kullandı.
– "Kamusal farkındalığın ortaya çıkması gerekiyor"
Prof. Dr. Kılıç da üniversitelerin sadece eğitim öğretim kurumları olmadığını, diğer bir misyonunun da topluma hizmet olduğunu vurguladı.
Yaşlı hakları da dahil olmak üzere hak ve özgürlüklerin söz konusu olduğunda bu durumun TİHEK'in görev alanına girdiğini bildiren Kılıç, kurumun misyonu gereği yaşlılara yönelik ayrımcılığın ve kötü muamelenin önlenmesi konusunda görev icra ettiklerini bildirdi.
Yaşlılara yönelik kötü muamele, hak ihlali, ayrımcılığın önlenmesine ilişkin hukuki tasarrufların yeterli olmadığını, ulusal önleme görevi çerçevesinde kamusal ve toplumsal farkındalığın oluşturulması gerektiğini işaret eden Kılıç şunları kaydetti:
"Kamusal farkındalığın artırılması, yaşlılarımıza muamele etme konusunda, onların haklarına riayet etme konusunda, yaş temelli ayrımcılığa maruz bırakmama konusunda ciddi, topyekûn bir kamusal farkındalığın ortaya çıkması gerekiyor. Bu da bizim görev alanımıza giriyor TİHEK olarak. Nitekim bu çerçevede birçok faaliyete imza attık."
Kılıç, farkındalık artırıcı faaliyetler kapsamında 3 yıllık emekle Türkiye Yaşlı Hakları Raporu'nun hazırlandığını aktardı.
Kovid-19 salgını döneminde bütün dünyada yaşlıların en kırılgan grup olarak ortaya çıktığını belirten Kılıç, Türkiye'nin bu noktada yaşlılarını korumak suretiyle daha fazla güvence altına aldığını ve bütün dünyadan pozitif ayrıştığını kaydetti.
Kılıç, yaşlı haklarına ilişkin uluslararası bir sözleşmenin henüz hazırlanmış olmadığını, bu konuda Birleşmiş Milletler düzeyinde yapılan çalışmalara katkı sağladıklarını bildirdi.
Muharrem Kılıç, yaşlıların herhangi bir mağduriyet durumuyla karşılaşmaları halinde TİHEK'e başvuru imkanının bulunduğunu sözlerine ekledi.
– "Kovid-19 döneminde yaşlı hakları ön plana çıktı"
Prof. Dr. Necdet Ünüvar da konuşmasında, dünyada yaklaşık 8 milyar kişinin yaşadığını, dünya nüfusunun hızla yaşlandığını dile getirdi. Türkiye'de 2002'de ortalama yaşam süresinin 70'li yaşlar olarak tahmin edildiğini anımsatan Ünüvar, bugün ise bu sayının 80'li yaşlar olarak tahmin edildiğini bildirdi.
Yaşlıların çeşitli nedenlerle problemlerle karşılaşabildiğini bildiren Ünüvar, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere kamu makamlarınca yaşlıların haklarına erişimleri konusunda çalışmaların sürdürüldüğünü anlattı.
Kovid-19 salgını döneminde yaşlıların haklarının daha da ön plana çıktığını vurgulayan Ünüvar, bu konuda TİHEK ile de yakın iş birliğinde olduklarını dile getirdi.
– "Yaşlı nüfus açısından 2050 dünya için bir kırılma noktası olacak"
Açılış konuşmaların ardından Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Yaşlılık Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (YAŞAM) Müdürü Prof. Dr. Emine Özmete, raporun tanıtımını gerçekleştirdi.
Özmete, rapora göre Türkiye'de ve dünyada yaşlı nüfusun hızla arttığını ve bu çalışmanın Türkiye'deki mevcut durumu ve yapılması gerekenleri içerdiğini belirtti.
Yaşlı nüfus açısından 2050'nin dünya için bir kırılma noktası olacağını belirten Özmete bu konuda politikaların oluşturulması ve hayata geçirilmesinin önemli olduğunu vurguladı.
