TBMM Başkanı Şentop, Karatekin Üniversitesi Akademik Yılı Açılış Töreni'nde konuştu: - Haber 1Haber 1

TBMM Başkanı Şentop, Karatekin Üniversitesi Akademik Yılı Açılış Töreni'nde konuştu:

TBMM Başkanı Şentop, Karatekin Üniversitesi Akademik Yılı Açılış Töreni'nde konuştu:

15 Ekim 2021 - 18:00

ABONE OL

ÇANKIRI (AA) – TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "İstikbale bizimle birlikte yürüme arzusundaki mazlum halklar bizim gayretimizi, daha da güçlenmemizi bekliyor." dedi.

Çankırı Karatekin Üniversitesi 2021-2022 Akademik Yılı Açılış Töreni için Rektörlük binasına gelen Şentop ilk olarak "İstiklal Marşı-İstiklal Yolu" sergisinin açılışına katıldı.

Daha sonra akademik yılın ilk dersini veren Şentop, konuşmasında İstiklal şairi Mehmet Akif Ersoy'un Çankırı'ya gelişinin 101'inci yıl dönümü olduğuna işaret etti.

Mehmet Akif Ersoy'un 15 Ekim 1920 Cuma günü Ulu Cami'de verdiği vaazın 101'inci yıl dönümünde camiyi ziyaret ederek cuma namazı kıldıklarını belirten Şentop, "Bu mübarek hatırayı anmak, anlamak ve hatırlatmak için buradayız." diye konuştu.

Akif'in Ankara'da kalmak yerine tam istiklal davasına milleti gönülden bağlamak için TBMM'den izin istediğini dile getiren Şentop, şöyle devam etti:

"TBMM de bir karar alarak, 7 Ekim'den itibaren Mehmet Akif Bey'i 1,5 ay süre ile izinli sayar. Mehmet Akif Bey'in Anadolu'yu dolaşma niyetinde seçtiği yol çok stratejiktir. Milli Mücadele'mizin en önemli güzergahı İnebolu – Kastamonu – Ilgaz – Çankırı – Kalecik – Ankara güzergahıdır. Şerife Bacı, Yanığın Emine, Hancı Halil Ağa, Hancı Topal Ali gibi ninelerimiz, dedelerimiz atlarıyla, eşekleriyle, kağnılarıyla ordumuzun silah ve mühimmatını bu yoldan taşımışlar ve İstiklal Mücadelemizin madalyasız kahramanları şerefine nail olmuşlardır."

Kocaeli ve çevresinde İngilizlerin denetimleri artırması üzerine ordunun silah ve cephane tedariğinin İnebolu Limanı'na kaydırıldığını hatırlatan Şentop, şunları kaydetti:

"İşte o zaman milletimizin asil evlatları bir kez daha sorumluluk üstlendiler ve kar, kış, kıyamet demeden İslam'ın son ordusunun silah ve cephanelerini büyük bir fedakarlıkla taşıdılar. O günlerde Küre Dağları'nda, Ilgaz Dağları'nda kağnısının başını çeken, sırtına cephane saran insanlarımızın büyük çoğunluğu ninelerimiz, analarımızdı. Öyle olmak zorundaydı çünkü bu topraklar Çanakkale başta olmak üzere Yemen'e, Galiçya'ya, Sarıkamış'a çok sayıda asker göndermiştir. Gidenlerin büyük çoğunluğu ya şehit olmuş, ya düşman eline esir düşmüşlerdir. Yemen Türküsü'ndeki gibi gidenlerin çoğu gelmediği için vatanımızı işgalci ve istilacılara karşı savunma görevinde analarımız, bacılarımız, ninelerimiz daha faal bir şekilde sorumluluk üstlenmişlerdir. Onlar aziz milletimizin başını yere düşürmemek için büyük bir feragat ve fedakarlıkla görevlerini yapmışlardır."

Çankırı'ya getirilen cephanelerin Kalecik üzerinden Ankara'ya ulaştırıldığını aktaran Şentop, "İstiklal Yolu dediğimiz İnebolu – Ankara arası 344 kilometredir. Bugünkü imkanlarımızla 344 kilometrelik mesafeyi birkaç saatte gidebiliriz. O günün şartları ve imkanlarını düşündüğümüzde insanüstü bir fedakarlık gösterdiklerini biliyor ve anlıyoruz. Bu sebeple istiklalimizi temin eden, milletimize hizmet eden bütün büyüklerimizi minnet ve şükranla anıyorum." ifadesini kullandı.

Akif'in milli dava etrafında insanları toplayıp birleştirmek için yola çıktığında İstiklal Yolu olarak isimlendirilen bu yolu seçtiğini vurgulayan Şentop, "Güzergah üzerindeki köylere uğrayan Akif, camilerde vaazlar vererek halkı irşat eder ve Milli Mücadele'ye destek vermeleri için teşvik eder. Akif, 15 Ekim 1920 Cuma günü de Kanuni Sultan Süleyman'ın yaptırdığı Ulu Cami'de vaaz verir." dedi.

Hürriyetin öneminin altını çizen Şentop, "100 yıl önce bu toprakların bir kısmında, cuma namazının kılınamayacağı bir durum, işgal durumu vardı. Çünkü millet esaret tehdidiyle karşı karşıyaydı. Bugün merhum Akif'in Çankırı'ya gelişinin ve Kanuni Sultan Süleyman Camisi'nde verdiği vaazın 101'inci seneidevriyesindeyiz. Başta gençlerimiz olmak üzere bütün milletimizin geçmişte yaşadığımız buhranlı günleri bilmelerini ve bu şuurla istikbal planlarını yapmalarını tavsiye ediyorum." diye konuştu.

Türkiye'nin önerisiyle 2021 yılının UNESCO tarafından Selçuklu dönemi Türk aydınlarından üç büyük şahsiyet için anma yılı ilan edildiğini hatırlatan Şentop, 2021 yılının büyük Türk şairi Yunus Emre'nin vefatının 700'üncü, Ahmet Yesevi müritlerinden hünkar Hacı Bektaş-ı Veli'nin 750'nci ve Türk esnaf teşkilatlanmasının kurucu öncüsü Ahi Evran'ın da doğumunun 850'nci yıl dönümü olduğunu belirtti.

2021-2022 akademik yılın başta Karatekin Üniversitesi öğrencileri, hocaları için olmak üzere bütün üniversitelere hayırlı olması temennisinde bulunan Şentop, şunları kaydetti:

"Yaklaşık 1,5 yıldır okullarından, hocalarından, arkadaşlarından ayrı kalan öğrencilerimizin hasretleri sona erdi. Yüz yüze öğretimin yine dikkat ve titizlikle, salgında korunma konusundaki tavsiyelere uyularak devam ettirilmesi önemli. Çok daha fazla çalışmaya, çok daha fazla öğrenmeye, öğretmeye, çok daha fazla üretmeye ihtiyacımız var. Biz büyük bir davanın, büyük iddiaların insanlarıyız. İnancımızın, tarihimizin, mücadelelerimizin bize yüklediği büyük sorumluluklar var. İstikbale bizimle birlikte yürüme arzusundaki mazlum halklar bizim gayretimizi, daha da güçlenmemizi bekliyor. Bu vesileyle, fahri doktora töreni de icra olunacak. Karatekin Üniversitemizin senatosu tarafından şahsıma fahri doktora unvanı tevdi edilmesi bana üniversite yıllarımı hatırlattı. Rektör Prof. Dr. Sayın Harun Çiftçi’ye, senato üyelerine ve üniversitemizin bütün akademik ve idari kadrosuna teşekkür ediyorum."

Konuşmaların ardından Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi tarafından TBMM Başkanı Mustafa Şentop'a fahri doktora unvanı takdim edildi.

"İstiklal Marşı-İstiklal Yolu Paneli"nin ardından program sona erdi.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.