BURSA (AA) – SERGEN SEZGİN – Hayvan Hakları Federasyonunca (HAYTAP) tarafından Bursa'da kurulan Emekli Hayvanlar Çiftliği'nde yaralı bulunan 3 leylek de yerini aldı.
Yaklaşık 2 yıl önce HAYTAP'ın pilot il seçtiği Bursa'da kurulan çiftlikte, çeşitli nedenlerle getirilen eşek, kaz, inek, keçi, koyun gibi hayvanlar bulunuyor.
Geçen yaz Antalya'nın Manavgat ilçesi başta olmak üzere bölgede çıkan orman yangınlarında zarar gören inek, koyun ve keçiler için bu bölgelerde özel alanlar kurarak bakımlarını yapan HAYTAP, bu hayvanları Bursa'daki çiftliğe getirerek tedavilerine devam ediyor.
Diyarbakır'da bulunan ve uçamayacakları için bakıma muhtaç hale gelen leylekler de Emekli Hayvanlar Çiftliği'ne gönderildi.
Hayatlarının kalanını burada geçirecek "Leyla", "Ebrar" ve "Begüm" adı verilen leylekler, çiftliğin ilgi odağı haline geldi.
Uçamayan ve bacaklarından birinin büyük kısmı olmadığından yürümede sorun yaşayan Leyla'ya protez bacak yapılması için çalışma başlatıldı.
– Yangından etkilenen de var ayağı jilete takılan da
HAYTAP Bursa Temsilcisi Emre Demir, AA muhabirine, Türkiye'nin çeşitli bölgelerden birçok hayvana ev sahipliği yaptıklarını söyledi.
Diğer büyükşehirlere örnek olmayı hedeflediklerini belirten Demir, konuyla ilgili ilerleme kaydettiklerini anlattı.
Çiftlikteki hayvanların çoğunun trajik hikayelerle buraya getirildiğini vurgulayan Demir, "Kimisi yangında zarar görmüş, kiminin mayın tarlasında ayağı jilete takılmış. Çoğu engelli de olsa doğru bir şekilde bakıldığında ömür boyu yaşayabilirler." dedi.
Demir, genel sağlık muayenesinden sonra hayvanlara daha iyi nasıl bakabileceklerini düşünüp buna göre planlamalar yaptıklarını bildirdi.
Yeni konuklarının durumlarına ilişkin bilgi veren Demir, "Kanadı ampute edilen leyleklerle ilgili yapacağımız bir şey yok ama Leyla leylekle ilgili bir protez araştırmamız var. Doğru uzmanı bulunca çalışmayı başlatacağız. İnancımız var. 'Sevgi varsa engel yok' diyoruz. Bu engeli de aşacağımıza inanıyoruz. Yaban hayvanı leylek bile olsa sevdiğinizde bunu hissedebiliyor. Onu sevdiğimizde o mutluluğu biz de hissedebiliyoruz. Buraya gelen hayvanların en büyük ortak yanı korku. Acaba 'Bana bir şey olacak mı?' endişesiyle geliyorlar. Bir süre sonra kedilerle, köpeklerle olduğu gibi onlarla da samimi olabiliyoruz." sözlerine yer verdi.