ANKARA (AA) – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ağustos ayında üretici ile market arasında en fazla fiyat farkının yüzde 719,5 ile elmada olduğunu bildirdi.
Bayraktar, yazılı açıklamasında, ağustos ayı üretici ve market fiyatları ile girdi fiyatlarındaki değişime ilişkin değerlendirmede bulundu.
Ağustosta üretici ile market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 719,5 ile elmada görüldüğünü belirten Bayraktar, bu ürünü yüzde 316 ile marulun, yüzde 240 ile kuru üzümün, yüzde 230 ile limonun takip ettiğini bildirdi.
Bayraktar, üreticide 2 lira olan elmanın markette 16 lira 39 kuruşa, 2 lira 34 kuruş olan marulun 9 lira 73 kuruşa, 14 lira 50 kuruş olan kuru üzümün 49 lira 30 kuruşa, 6 lira 50 kuruş olan limonun 21 lira 45 kuruşa satıldığı bilgisini verdi.
Ağustosta markette 36 ürünün 18'inde fiyat artışı, 17’sinde fiyat azalışı görüldüğünü aktaran Bayraktar, bir ürünün fiyatının değişmediğini, markette fiyatı en fazla artan ürünün yüzde 29,8 ile yeşil soğan olduğunu kaydetti. Bayraktar, yeşil soğandaki fiyat artışını yüzde 18,1 ile Antep fıstığı, yüzde 17 ile ıspanak, yüzde 13,7 ile marulun takip ettiğine dikkati çekti.
– Markette en fazla domatesin fiyatı azaldı
Markette fiyatı en fazla azalan ürünün yüzde 46,7 ile domates olduğunu ifade eden Bayraktar, bu üründeki fiyat düşüşünü yüzde 24,4 ile sivri biber, yüzde 16 ile patlıcan, yüzde 13,8 ile tavuk eti, yüzde 11,5 ile kuru kayısının izlediğini belirtti.
Üreticide sivri biberdeki fiyat düşüşünün de 55,2'yi, limonda 51,9'u, domateste yüzde 51'i bulduğunu kaydeden Bayraktar, şu değerlendirmede bulundu:
"Üreticide ağustos ayında fiyatı en fazla düşen ürün sivri biber oldu. Fiyat düşüşü, tarla üretiminin artması sebebiyle arzdaki artıştan kaynaklandı. Limondaki fiyat düşüşü erkenci limon hasadının başlamasıyla meydana geldi. Patates, kuru soğan, kabak, patlıcan ve salatalıkta arz fazlalığı fiyatların düşmesine sebep oldu. Domateste görülen fiyat düşüşünde arzın artmasıyla birlikte ihracatın azalması da etkiliydi. Yeşil mercimek ve nohuttaki yüksek fiyatlar, ürünlerin yeni sezona ait olması ve maliyetlerinin artmasından kaynaklandı. Yeşil soğan, marul, maydanoz gibi ürünlerde hasat edilen ürün miktarındaki azalma fiyata artış olarak yansıdı. Antep fıstığında ise sezonun bitmesi nedeniyle ürün arzının yeterli olmaması fiyatlarda belirleyici oldu."
– "Üreticilerin maliyetlerini düşürmeden tüketicilerin ucuz gıdaya ulaşması mümkün değil"
Türkiye İstatistik Kurumunun haziran ayı için yayımladığı Girdi Fiyat Endeksi’nde yer alan mazot, gübre, elektrik, tohum, ilaç ve yem fiyat endekslerinin önemli ölçüde artışlar gösterdiğini belirten Bayraktar, söz konusu artışların, yüzde 149'u bulan üretici fiyat artışlarının sebebi olduğunu bildirdi.
Bayraktar, TÜİK verilerinde yer alan gübre endeksindeki artışın yüzde 234’ü, mazot endeksindeki artışın yüzde 282’yi bulduğuna işaret ederek, "Girdi fiyatlarının yüksekliği tüketicileri yüksek fiyattan ürün tüketmek zorunda bırakıyor. Bu da daha yüksek enflasyon olarak geri dönüyor. Üreticilerimizin maliyetlerini düşürmeden tüketicilerin de ucuz gıdaya ulaşması mümkün değildir. Ürünlerdeki fiyat artışlarına rağmen üreticilerimiz zor durumdadır. Çünkü tarımsal maliyetlerdeki artışlar, tarımsal üretici fiyatlarındaki yükselişin çok üzerinde artmaya devam ediyor. Bu durum çiftçilerimizin gelirlerinin düşmesine sebep olmaktadır ve sürdürülebilir değildir. Bunu tersine çevirmek zorundayız. Üreticilerimiz de maliyet artışlarını fiyatlara yansıtamıyor. Üreticilerimize verilecek destek, aynı zamanda tüketiciye verilecek destektir. Üreticilerimizi destekleyerek, moralini yüksek tutalım, üretimden kopmasına izin vermeyelim." ifadelerini kullandı.
Ağustosta geçen yılın aynı ayına göre, üre, kompoze, DAP, kalsiyum amonyum nitrat, amonyum sülfat gübrelerinin fiyatlarında da ciddi artışlar meydana geldiğini vurgulayan Bayraktar, mazot fiyatının aylık yüzde 9,3, son bir yıla göre ise yüzde 266 yükseldiğini aktardı.
Bayraktar, besi ve süt yemi ile birlikte elektrik fiyatlarında da artışlar gerçekleştiğine dikkati çekerek, üreticilerin geleceği görmelerini, üretimde kalmalarını sağlamak için girdilerin makul fiyatlardan ulaştırılması gerektiğini belirtti. Bayraktar, "Girdi destekleri artırılmalı, ekimden önce destekler açıklanmalı ve en kısa sürede üreticilerimize verilmelidir." değerlendirmesinde bulundu.
– Gübre piyasasındaki firmalara eleştiri
Kimyasal gübreleri ucuza üretip veya ucuza ithal ettikleri halde, gübre piyasasının istikrarsızlığından yararlanarak fiyatlarını yüksek tutan ve haksız şekilde kar marjlarını artıran üretici, ithalatçı ve dağıtıcılardan şikayetçi olduklarını vurgulayan Bayraktar, firmaların bir araya gelerek fiyatları en üst seviyelerde tuttuklarını gördüklerini dile getirdi. Bayraktar, şunları kaydetti:
"Bu gübre firmalarının karları incelendiğinde, 2021 yılında elde ettikleri tüm karı 2022’nin ilk 6 ayında yaptıkları görülüyor. Şimdi üreticilerimizin cebinden haksız yere alınan milyarlarca lira, yerine konacak mıdır? Hükümetimizden isteğimiz bu firmaların üreticilerimize tekrar zarar vermesinin önüne geçilmesi için gerekli tedbirleri almasıdır. Tarıma girdi temin eden gübre, zirai ilaç, yem sanayicileri ile tarımsal ürün kullanan gıda sanayicileri ve zincir marketleri, sektörde aynı geminin içinde olduğunun farkına varmalıdır. Üreticilerimiz sayesinde kazanç sağlayan her kesimi insaflı olmaya davet ediyoruz."