İki buçuk sene devam eden evlilik sürecinde defalarca şiddet gören Çilem Doğan, kocasını defalarca karakola şikayet etti ve bu girişimlerinin sonucunda koruma kararı çıkarıldı.

Kocasının kendisine hareket etmesi ve yaralaması sonucunda Asliye Ceza Mahkemesi’nde altı ayrı dava açıldı. 2015’te kendisini şiddet uygulayan ve seks işçisi olmaya zorlayan kocasını yatak odasında kocasının silahı ile öldürdükten sonra polise teslim oldu.

Avukatların başvurusu sonrasında mahkeme heyeti tarafından 20 Haziran 2016’da 50 bin lira karşılığında kefalet ödenerek tahliye edildi. Çilem Doğan’ın avukatı tarafından meşru müdafaa talebi ile Yargıtay’a yapılan başvuru kabul edildi. Buna rağmen Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nde yapılan duruşma esnasında Çilem Doğan’a verilen ceza onandığı için kararın ardından yeniden cezaevine gitmesi söz konusu. Doğan’ın avukatı, bu kararın Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na taşıyacağını ve “karar düzeltme” talebinde bulunacağını belirtti. Bu sonucun adil olmaması nedeniyle kararın erkek şiddetini cesaretlendirdiğini söyledi. Doğan’ın diğer avukatı Canan Dumrul ise, cezanın infaz edilmesine karşın AYM’ye başvuruda bulunacaklarını ifade etti.

DOSYANIN BOZULMASINA GEREKTİREN ÇOK FAZLA GEREKÇE VAR

Doğan’ın avukatı tarafından yapılan açıklamaya göre dosyanın bozulmasını gerektiren çok fazla gerekçe var. Ayrıca bu olayda haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerekirken bu durumun göz ardı edilmek suretiyle karar verilmesi,  telafisi zor sonuçlara yol açacağı dile getiriliyor.

Mevcut olayda “haksız tahrik” değerlendirmesi yapılsaydı, ceza indirimine gidilecekti. Çünkü bu durumda kusur yeteneğinde azalma söz konusu olur. Yani ceza indiriminden yararlanılması gerekir. Yani burada “ağır haksız tahrik” ve “hafif haksız tahrik” ayrımına dikkat edilmesi gerekirdi. Doğan’ın yaşadığı olaya ilişkin değerlendirmede ise “ağır haksız tahrik”in olduğu görülüyor. Mahkeme tarafından yapılan değerlendirmede somut olayın şartları göz önünde bulundurulduğunda haksız tahrik indirimi yapılırken olayın özellikleri, olay öncesi ve sonrasında tarafların tutum ve davranışları, failin içinde bulunduğu koşulların dikkate alınarak önceden verilen kararlar doğrultusunda indirim oranın belirlenmesi gerekir.

HAKSIZ TAHRİK ŞARTLARININ OLUŞTUĞU GÖRÜLÜYOR

Doğan’ın yaşadığı olayın haksız tahrik bakımından şartlarının oluştuğu görülüyor. Doğan’ın kocası tarafından gördüğü muamele ve bu muamelenin süreklilik arz etmesi bir değil, birden çok eylemin olduğunu gösteriyor. Bu fiilin haksız bir fiil olduğu da açıktır. Kadınlık onuruna yakışmayacak derecede kocası tarafından muamele gören Doğan’ın haksız tahrikine sebebiyet veren haksız fiiller olduğu görülüyor. Kaldı ki hiçbir kadın kocasını kasten öldürmek istemez ki. Doğan’ın bu davranışı içinde bulunduğu öfke ve şiddetli elemin sonucunda gerçekleşmiştir.

Av. Alparslan Muhammed Budak